4 Ağustos 2016 Perşembe

Daldan dala

Sanki gözümü açınca "Oh be kabusmuş." diyip eski ve nispeten daha mutlu günlere uyanacakmışım gibi. Nispeten diyorum çünkü 21 yaşındayım ve sabahtan akşama kadar mutlu geçirdiğim hiçbir günüm olmadı. Bu cümleyi yazdıktan sonra mutfağa gittim, Nesquikli süt içtim ve şuan bu konudan devam etmek istemediğime karar verdim. Hmm çikolata bu kadar hızlı serotonin salgılatamaz değil mi? Şimdi serotonin üzerinden devam edip tıp okumaktan falan mi bahsetsem (evet tıp fakültesi öğrencisiyim) yoksa Nesquik üzerinden mi gidip annemin çocukken bana böyle şeyler almaması ve ordan da tombişliğe mi bağlasam bilemedim.
Seni seçtim Nesquik. Ay bu aralar herkes deli gibi Pokemon Go oynuyor ya istemsizce benim aklım da Pokemon repliklerine gidiyor. Şimdi de pokemon dedim aklıma hoşlandığım bey geldi. Vallahi bende öyle bir daldan dala atlama potansiyeli var ki... Bu seferlik böyle olsun daldan dala ve ben bahsetmeyi en sevdiğim konudan devam edeyim yani aşkitomdan. Aslında ben böyle kelimelerden (aşkitom, ponçiğim, aşkilotam vb.) nefffret ederim ama çocuktan bahsederken isim kullanmamak için hem de dalgasına bu kelimeleri kullanıyorduk öyle de kaldı. Şimdi diyebilirsin "Ay ne kadar ergence bu isim takmalar falan." diye ama ne yapayım benim 2 lafımdan biri o ve okulda bir dünya kişinin içinde sürekli onun ismini kullanamam. Sonra duyulur falan al başına belayı. Gerçi son zamanlarda bu 'ya duyarsa' paranoyam kendini 'amaaan duyarsa duysun zaten anlamıştır öküz değil ya' salıvermişliğine bıraktı. Siz bir insanı 2 yıl karşılıksız sevmek nedir bilir misiniz a dostlar :( Burada platonik aşkların kraliçesi var. Çünkü ben, beni seven bir insanı sevemiyorum malesef. Nerede imkansız bir aşk var hoop ben oradayım. Genelde bu kadar uzun sürmezdi ya karşımdakinin bir hareketinden kıllanıp soğurdum ya da onun da bana karşı bir şeyler hissettiğini anlayınca benim hislerim pufff kaybolurdu. Bu sefer öyle olmadı ama :( Ben bunu gördüm ve BOOM resmen aşık oldum. Eğer ben bu ilk görüşte aşk meselesine falan girersem ohooo uzaaar gider. Neyse işte ben aşık oldum ama sonradan o da beni farketti. Aptal aptal bakmalar hareketler falan. İlk başta ben bana öyle geldiğini sandım ama sonradan arkadaşlarımda farketti bariz gözünü hiç kaçırmadan bakıyor böyle dimdik. Uff bak yine sinir oldum. Neyse işte belki de ben bunun hareketlerinden ne yaptığını ne hissettiğini anlayamadığım için 2 yıl sürdü. Ne kesin olarak bu beni seviyor diyebiliyorum ne de beni sevmiyor. Bu sürünceme de benim 2 yılıma mal oldu. Bu yıl da %70 onun yüzünden sınıfta kaldım:( Onun yüzünden derken ona olan takıntım yüzünden demek istedim. Tabiki benim suçum olduğunu biliyorum. Kendi kendime sınıfta kalma konusuna geldim şimdi yeniden moralim bozuldu iyi mi :( Boktan hayatımdan ve depresif ruh halimden konuşmaya geri mi dönsem ki ya da en iyisi bir Nesquik daha içeyim. Oooh şerefe :P

2 Ağustos 2016 Salı

Merhaba

Hoşlandığım kişiye ilk kez mesaj atıyor gibiyim. 100 defa selam, merhaba gibi bilumum girişten sonra "Amaaaaan nolcak sanki yaa" diye bodoslama yazmaya karar verdim. Hiçbir zaman süslü şeyler yazamadım zaten. Ben 20 yaşıma kadar teşekkür eden herkese 'Önemli değil.' dedim sanki 'Rica ederim.' cümlesini hiç duymamış gibi. Neyse ben kendimi yermeye başlarsam bu yazının sonu gelmez. 
İnsanlar ilk yazılarında ne yazıyor hiç bilmiyorum çünkü ben bloggerları takip etmeye bayağı geç başladım ve çoğunun ilk ne yazdığını hiiiç bilmiyorum. Şimdi ben blog adım falan diye yazmaya başlamayacağım zira enteresan ya da ne bileyim böyle afili bir adım yok. Afili diyince aklıma Emre Aydın geldi. Bu kez pek bir afili yalnızlık... Şimdi baktım da 10 yıl olmuş o şarkı çıkalı vay yıllar vay :( Böyle anlarda kendimi çok yaşlanmış hissediyorum. Zaten şu sıralar ruh yaşım 80 falan. O kadar bezmiş o kadar yorgunum ki. Yaşama sevincimi yitireli de uzuunca bir zaman oldu. Bu blogu açmaya da bu yüzden karar verdim. O kadar çok hobi zart zurt denedim ki en sonunda aklıma bu geldi. "Zaten günlük yazıyorum bari bloga yazayım değişiklik olur." dedim. Umarım bu da sıkılıp yarım bıraktığım uğraşlarımdan birisi olmaz ve devam ettirebilirim. Depresif hayatıma hoşgeldiniz.